Erdoğan’dan Akşener’e cevap: Biz papatya çayını ne zaman içeceğimizi çok iyi biliriz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ Afet Konutları Temel Atma ve Sosyal Konutlar Anahtar Teslim Töreni’nde açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yıl içinde 319 bin konutu hak sahiplerine teslim edecekleri açıkladı. Konuşmasında 6’lı Masa’ya tepki gösteren Erdoğan, “Toplanıp dağılanlarla değil, söz verip yapanlarla beraberiz. İşte Cumhur İttifakı bu” şeklinde konuştu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:
Artık ortasına doğru yaklaştığımız pek çok müjdeyi içerisinde barındıran Kadir Gecesi’nin ve ardından gelecek Ramazan Bayramı’nın heyecanını şimdiden yaşadığımız Ramazan-ı Şerif’inizi şimdiden tebrik ediyorum. Unutmayın insan hayatı bitiyor. Bu vesileyle 6 Şubat depreminde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Onlar bizim şehitlerimiz ve Peygamberimize komşudur. Rabbim ülkemizi her türlü afetten muhafaza etsin. Türkiye, potansiyel olarak pek çok afete açık pozisyondadır. Kendimizi afetlere hazırlamamız gerekiyor. İşte hazırladıklarımız burada. İhya ettik şehri. Sizleri görünce çok mutlu. Rabbime hamdolsun o afeti yaşadığımız ne haldeydi şimdi ne hale geldi.
Çok önemli adımlar attık. TOKİ vasıtasıyla 1,2 milyon kentsel dönüşüm projesiyle 3,3 milyon insanımızı güvenli evlere taşıdık. Tabi bu işler hem vakit alıyor, hem de ciddi kaynak gerektiriyor. Daha önce çeşitli illerimizde yaşanan depremler, seller sınırlı bir bölgede gerçekleştiği için yaraları hızlı bir şekilde sarmıştık. Afetler bizim hazırlıklarımızı bitirmemizi beklemiyor. Öyleyse yapmamız gereken yıkımın izlerini silmek ve gelecekteki afetlere hazırlıklı olmak. Cumhur ittifakı buna hazırdır. Elazığ’da atacağımız temeller ve teslim edeceğimiz anahtarlar sürecin özeti gibi. Yapımı biten bin 164 konutun anahtarını hak sahiplerine teslim ediyoruz. Son depremlerin ardından inşa edeceğimiz 650 bin konutun 7 bin 452’sini Elazığ’da yapıyoruz. Bunlardan 505’inin temelini bugün atıyoruz. Böylece deprem bölgesinde 67 bin 50 konut ve köy evinin yapım sürecini başlatmış, bunlardan 31 bin 663’ünün de temelini atmış oluyoruz. Amacımız 1 yıl içeresinde 319 bin konutu hak sahiplerini teslim ederek, deprem bölgesindeki şehirleri ayağa kaldırmaktır. Aynen burada olduğu gibi.
Toplanıp dağılanlarla değil, söz verip yapanlarla beraberiz. İşte Cumhur İttifakı bu. Zemin artı 3 veya 4 olarak teslim edeceğimiz konutlarla yeni mahalleler yeni ilçeler tasarlıyoruz. Elazığ’da bugüne kadar 29 bin 418 konut yaptık. Durmadık. Bay bay Kemal senin ömründe kaç konut var acaba söyler misin? Acaba senin belediyelerin kaç konut yaptılar? İzmir’de, Antalya’da, Muğla’da ne yaptılar? Sadece laf. Biz yaptık biz. Onlar değil. Halen 1810 konut ile kamu binaların yurtların diğer hizmet binalarının yapımı devam ediyor. Yeni İlk Evim projesindeki 1831 konutu ve 17 bin 500 altyapılı arsayı da en kısa sürede teslim edeceğiz. Yapılan her işe karşı çıkmayı maharet sanan bir kesim var. Kimdir bunlar? CHP. Meslekleri budur. Geçmişte her konuda bu kesimim şirretçe yürüttüğü kampanyalara maruz kaldık. Vaktimiz bir kısmını iş yapmaya bir kısmını da bu işlerin önünü tıkamaya çalışanlarla mücadeleye ayırdık.
Daha önce Marmaray’da bize yaptılar. Önümüzü kesmeye çalıştılar ama dinlemedik. Vurduk geçtik. Yaparsa AK Parti yapar. Ardından Avrasya Tüneli yaptık mı? Yavuz Selim Sultan köprüsünü yaptık mı? Şimdi de kanal İstanbul’un önünü kesmeye çalışıyorlar. Bay bay Kemal kesemeyeceksin. İstanbul Havalimanı’nın, şehir hastanelerinin önünü kesmek istediler. Togg otomobiliyle ilgili tartışmalarda da bunu görüyoruz. Deprem bölgesininde temelini attığımız hastaneyi hazmedemeyerek değersizleştirmeye, hatta yalanla yok sayacak kadar çukurlaşanlara milletime havale ediyorum.
Şuanda Çam Sakura dünyada örnek. Murat Dilmener ve Pakize Hanım 3 ayda yapıldı. Ne zaman yapıldı? O Kovid döneminde. Hanımfendi senin aklın bu işlere ermez. Biz papatya çayının ne zaman içileceğini de biliriz ama sana rezeneyi tavsiye ederiz. Kiminle uğraşacağını çok iyi bilmen lazım. ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri’ diyerek bu yolda yürüdük.